Ateşleme Sırası Nasıl Bulunur? Bir Yoldaşlık Hikâyesi
Kayseri’nin soğuk kış akşamlarından birinde, ellerimde titreyen bir parça kağıt ve kalemle yazıyorum. Birazdan anlatacağım şey, o kadar karmaşık bir dünyayı içinde barındırıyor ki, tam olarak nasıl ifade edebilirim, bilmiyorum. Ama içimde bir şeyler bana, “Paylaş,” diyor. Belki de biri, benim yaşadığım bu duyguları okurken bir nebze de olsa rahatlar, kim bilir?
Bir süre önce, hayatımda beklediğim ama bir türlü bulamadığım bir soruyu sordum kendime: Ateşleme sırası nasıl bulunur? Bu soruyu sormama neden olan bir olay oldu; o olay, ruhumu derinden sarstı ve içimdeki karışıklığı pekiştirdi.
O Akşam, O An
O geceyi hatırlıyorum. Kayseri’deki sokaklar her zamanki gibi karanlık ve soğuktu, ama içimde başka bir soğukluk vardı. Yolda yürürken her adımım biraz daha ağırlaşıyordu. Yavaşça evime dönerken, içimden bir ses bana, “Bu kadar bekledin, doğru ateşleme sırasını bulamıyorsun!” diyordu. Hangi sırayı takip etmeliydim?
O gün, üniversite projelerimle ilgili bir sunum yapmam gerekiyordu. Her şey düzgün ilerliyordu ama ben hâlâ bir şeyleri tam anlamış gibi hissetmiyordum. Hep başkalarının ne düşündüğünü, ne söylediğini bekledim. Her şeyin hazır olduğunu düşündüm, ama içimdeki eksiklik bir türlü bitmedi. Bir anda, ateşleme sırasının ne olduğunu düşündüm.
Ateşleme Sırası ve Hayal Kırıklığı
Ateşleme sırası… Kafamda dönüp duran bu kavram, benim için bir anlamda, hayatta neyi öncelemem gerektiğini bulma çabasıydı. Çünkü her şeyin bir sırası vardı; bir yangının nasıl ateş alacağı, bir düşüncenin nasıl harekete geçeceği gibi. O kadar karmaşık ve anlamlıydı ki! Ama işte, içimdeki büyük boşluk da buradaydı. Hiçbir şeyin sırasını doğru bulamıyordum. Sanki bir yerlere, bir şeylere yetişmek için sürekli bir telaş vardı ama hep eksik bir şeyler vardı.
Projeyi sunarken o kadar çok konuştum ki, cümlelerim birbirine karıştı. Heyecanla düşündüm, ama en kritik anda doğru sıralamayı yapamadım. Sırası gelmeyen bir kelime, yanlış bir vurgu, her şey bozuldu. Bu bana büyük bir hayal kırıklığı yaşattı.
O an fark ettim ki, ben hep bir başkasının sırasını beklemişim; onların ne zaman ne yapacağını. Ama o an o kadar derin bir şekilde hissettim ki, belki de ateşleme sırasını bulabilmek için önce kendimi dinlemeliyim.
Ateşleme Sırası: Umut ve Heyecan
Ama içimde bir umut vardı. O hayal kırıklığı, aslında beni kendime daha yakınlaştıran bir şey olmuştu. Bu süreç, bana çok şey öğretti. “Ateşleme sırası nasıl bulunur?” sorusunun cevabını ararken, aslında kendi içimdeki ateşi bulmam gerektiğini fark ettim. Her şeyin doğru sırası vardı, ama o sırayı ben kendim bulmalıydım. Ve bulduğumda, her şey bir anda yerli yerine oturacaktı.
O gece, içimdeki karmaşa biraz olsun dağılmıştı. Bir an olsun, sırasıyla gideceğimi fark ettim. Bu kez, dışarıdaki dünyanın ne söylediği değil, içimdeki seslerin beni yönlendirmesi gerektiğini hissettim. Projeyi tekrar gözden geçirdim ve kendimden bir şeyler kattım. Sunumumu, tıpkı bir yangının ateş alışı gibi, doğru sıraladım ve sonunda çok daha rahat hissediyordum.
Sonraki Adım: Ateşleme Sırasını Kendi İçinde Bulmak
O akşamdan sonra, bir daha aynı hatayı yapmadım. Artık ateşleme sırasını dışarıda aramak yerine, kendime odaklandım. Ne zaman bir şeyin sırasını doğru bulamıyorsam, biraz durup düşünmeyi öğrendim. Her adımda ne hissettiğimi, nereye gitmek istediğimi sorguladım.
Ateşleme sırasını bulmak, her ne kadar başlangıçta karmaşık gibi görünse de, aslında çok basit bir şeydi: Önce ne hissettiğini anlamak, sonra da o hisse göre adım atmak. Eğer bir şeyin sırası gelmediyse, o zaman belki de önce başka bir şeyin sırasının gelmesi gerekiyordur.
Sonuçta Ne Oldu?
O gün, kaygılarım ve hayal kırıklıklarım yerini bir içsel huzura bıraktı. Hangi sırayla gideceğimi artık biliyordum. Ateşleme sırasını bulmak, aslında sadece bir projede değil, hayatımda da doğru adımları atmakla ilgiliydi. Her şeyin bir sırası olduğunu ve o sıralamayı doğru bulmanın önemini anladım.
Şimdi, Kayseri’nin soğuk gecelerine bakarken, o eski soruyu düşünüyorum: Ateşleme sırası nasıl bulunur? Bazen içimde bir parıltı oluyor ve bana, “Sadece doğru sıralamayı bul!” diyor. Artık, sırası geldiğinde her şeyin kendi yolunu bulacağına inanıyorum.